Altın Koza ilçelerde halkla buluştu

Adana Altın Koza Film Festivali; film gösterimleri, konserler, söyleşiler ile devam ederken bu yıl festival kapsamında sinema 11 ilçede halkla buluştu.

28. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali etkinlikleri kapsamında ilçelerde film gösterimleri devam ediyor. Karaisalı Kent Meydanı’nda Çağan Irmak’ın Babam ve Oğlum filminin gösterimiyle ilçelerde başlayan etkinlikler, İmamoğlu’nda Atalay Taşdiken’in Kar Kırmızı, Ceyhan’da Kıvanç Sezer’in Babamın Kanatları ve Yumurtalık’ta da Mahmut Fazıl Coşkun’un Ölümlü Dünya filmi ile sürdü.

11 İLÇEDE SİNEMA GÖSTERİMİ

İlçelerdeki gezici sinema gösterimlerin bu yıl Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin ilçelerde de halka ulaşmasını sağladı.

İlçelerde vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği sinema gösterimleri Kozan’da Kızım Gibi Kokuyorsun, Karataş’ta Endişe, Tufanbeyli’de Üç Arkadaş, Saimbeyli’de Maide’nin Altın Günü, Feke’de Yılanların Öcü, Aladağ’da Selvi Boylum Al Yazmalım ve Pozantı’da Üç Arkadaş filmleri ile devam edecek. Gösterimler 22 Eylül’de son bulacak.

ETKİNLİKLER DÖRT BİR YANDA

Festival kapsamında kentin dört bir yanında uzun metrajlı film gösterimleri çeşitli sinemalarda, açık hava gondol film gösterimleri, yazlık sinema film gösterimleri değişik mekanlarda sürüyor.

Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon Sinema Bölümü Belgesel Film Atölyesi’nin katkılarıyla Işıl Özgentürk’ün moderatörlüğünde başlayan Kısa Film Atölyesi her gün devam ediyor.

DOSTLARI ALTIN KOZA’DA HASAN SALTIK’I ANDI

Anadolu’nun Müzik Kültürleri Hazinesi “Hasan Saltık” söyleşisi ve Nebil Özgentürk’ün yönettiği Hasan Saltık belgeseli gösterimiyle başladı. Festival Kurulu Üyesi Menderes Samancılar’ın moderatörlüğü ile gerçekleşen söyleşiye, Hasan Saltık’ın dostları Suavi,  Nilüfer Akbal, Vedat Yıldırım, Mazlum Çimen ve Nebil Özgentürk katıldı.

Moderatör Menderes Samancılar, ‘’Hasan Saltık herkesin tanıması gereken, yüreğiyle eserleriyle eşsiz bir insandı. İyi ki hayatıma böyle bir arkadaş girmiş. Yüreğinden, duruşundan, hayata bakışından çok şey öğrendik. Sazımızla sözümüzle Hasan’ı anacağız. Onu çok seviyoruz ama onu acılı ve hüzünlü anmayacağız. Kalbindeki coşkudan bahsedeceğiz Hasan’ın. Her derdi olanın yanına koşan, her yolcunun çalacağı bir kapıydı.’’

Hasan Saltık’ın 33 yıllık dostu Nilüfer Akbal, ‘’Sevgili dostumu burada anmak için bulunmak çok hüzünlü. Onu hiçbir zaman unutmayacağız. Hasan anlatmakla bitmez. Sanatla ilgili tüm alanlara her zaman destek verdi. Mert, dürüst, sevgi dolu bir dostumdu.’’

Suavi ‘’Her insan ikinci bir kopyasını taşımadan yaşar ama bazı insanların ardından keşke ikinci kopyası olsaydı diye umut ederiz. Kaybı büyük tahribatlar yarattı. Derinlikleri olan bir arkadaşımızdı.. Pırıl pırıl gencecik insanlara destek veren, gücünü emekten halktan yana kullanan biriydi. Keşke iki üç tane daha Hasan Saltık’ımız olsaydı. Türkiye müzik tarihinin ilerleyen günlerde daha fazla ihtiyaç duyacağı bir isim. Burada konuşulanlar bir kitaba dönüştürülürse Hasan’a çok güzel bir anı olur. Hasan’ın arşivci anlayışına denk düşer.’’

45 yıllık dostu Mazlum Çimen ‘’Müzik arkeoloğuydu. Kelimelerle anlatmak çok zor. Onu keyifli ve neşeli anlatmak istiyorum. Gülen ve keyifli bir adamdı her zaman. Bana çok güzel anılar ve çok güzel bir yürek bıraktı.’’

Cengiz Özkan ‘’Abi kardeş gibiydik. Çok anımız var. Bana çok şey kattı, hepimize çok şey öğretti. Mertliği, cömertliği, insan sevgisi unutulmaz. Dünya insanlarını bir aile olarak görürdü. Neşet Ertaş’a ikinci baharını yaşatan, genç insanları keşfeden, kucak açan biriydi. Onu çok özleyeceğiz, boşluğu çok büyük.’’

Vedat Yıldırım ‘’Müzisyenleri yönlendiren, onlara kucak açan insanlardan biriydi. Memleketin her katmanından insanların müziklerini sundu. Sivil kültür bakanlığı işi görüyordu. Türkmenlerin, Yörüklerin hiç bilmediğimiz kayıtlarını çıkardı.’’

Nebil Özgentürk ‘’Dünyanın ender müzik araştırmacılarından biriydi. Türkiye’nin her yerine kayıt almaya gidiyordu, her gün bir yerdeydi. Heyecanla yapardı. Köy köy dolaşarak yaptı bunları. Hasan insan biriktirdi. Müzik insanlarına yardım eden, müziğe insan katan hali kocaman bir kalabalık oluşturdu. Bine yakın belgesel yaptım. Hep imdadımıza yetişti müzikler için. İyi ki hayatımızdan Hasan Saltık geçti.’’

Söyleşi, Cengiz Özkan, Mazlum Çimen, Nilüfer Akbal, Suavi, Vedat Yıldırım’ın söylediği türkülerle ve Menderes Samancılar ile Nebil Özgentürk’ün seslendirdiği şiirlerle sona erdi. Etkinlik sonunda Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı’nın eşi Nuray Karalar, konuklara çiçek takdim etti.

HASAN SALTIK ANISINA CEYLAN ERTEM KONSERİ

Hasan Saltık’ın anısına gerçekleştirilen etkinlikler Şef Orhan Şallıel yönetimindeki ‘’Senfonik Festival Orkestrası’’ eşliğinde Ceylan Ertem konseriyle devam etti. Mimar Sinan Amfi Tiyatro’da kalabalık bir seyirci topluluğu karşısında konser veren Ceylan Ertem Hasan Saltık’ın müziğimize kazandırdığı eserleri seslendirdi.

‘’CEMİL ŞOV’’ VE ‘’SEN BEN LENİN’’ FİLMLERİNİN GALALARI GERÇEKLEŞTİ

Festivalin Ulusal Uzun Metraj Film Yarışma filmlerinden ‘’Cemil Şov’’ ve ‘’Sen Ben Lenin’’in galaları gerçekleşti.  

Barış Sarhan’ın ilk sinema filmi “Cemil Şov”  ve 43. Moskova Film Festivali’nde ilk kez seyirci karşısına çıkan, yönetmen Tufan Taştan’ın ilk uzun metraj filmi “Sen Ben Lenin” sinemaseverlerle buluştu.

Galaya ‘’Sen Ben Lenin’’ in yönetmeni Tufan Taştan, yapımcıları Ali Bayraktar ve Zeynep Ünal, oyuncuları Barış Falay, Saygın Soysal, Hasibe Eren, Özgür Çevik, Serdar Orçin ve Mustafa Kırantepe katıldı.

Film ekibi gösterim sonunda seyircilerin sorularını cevapladı. Oyuncular, senaryoyu okur okumaz ertesi gün kabul ettiklerini söyledi. Barış Falay ‘’İyi senaryo hepimizi ayağa kaldırıyor’’ derken Serdar Orçin ise ‘’İyi bir senaryo gelince, oyuncu için itici bir güç oluyor. Bana göre şampiyonlar ligi gibi bir kadro var bu filmde’’ dedi.

Altın Koza’da Yaşar Kemal anıldı..Zeydan Karalar: “Büyük usta hepimize ışık oldu.”

Altın Koza, Çukurova ve Toroslar ile özdeşleşmiş hemşerisi Yaşar Kemal’i bu yıl “ Yaşar Kemal ile Çukurova’da Dünden Yarına”  başlığı altında bir dizi etkinlikle anıyor.  Yaşar Kemal Vakfı ile birlikte tasarlanan etkinliklerin ilki “Sinemada Yaşar Kemal” oldu. Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda gerçekleştirilen söyleşi öncesinde Yaşar Kemal Vakfı Derneği Başkanı Ayşe Semiha Baban yaptığı açılış konuşmasına Yaşar Kemal’in sözleriyle başladı ve ‘’Bugün Yaşar Kemal’in Altın Koza’da anılıyor olması eminim kendisini de çok mutlu ederdi. Başta, Zeydan Karalar olmak üzere Altın Koza’da görev alan herkese teşekkür ederim’’ dedi.

SANATÇILARA DA BİZE DE IŞIK OLDU YAŞAR KEMAL

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Yaşar Kemal gibi bir değeri ustayı anlatmanın zorluğunu değindi. Başkan Zeydan Karalar, “ Onu anlatmak gerçekten zor iş. Yaşar Ağabeyi nasıl anlatırsanız anlatın onu tanımlamaya sözler yetmez. Küçük yaşta yanı başında babası öldürülmüş, oradan çıkmış dünyanın en önemli yazarlarından birisi olmuş. Ona bütün Türkiye teşekkür etmeli ama Çukurova’nın özelliklerini, insanını kimse onun gibi anlatamamış, tanıtamamıştır. Bu yüzden Çukurovalıların Yaşar Kemal’e ayrıca teşekkür etmesi gerek. Çoğumuz okumaya Yaşar Kemal ile başladık. Benim Pinokyo’dan sonra ortaokulda okuduğum ilk kitap İnce Memed. Bu kitabın bizlerin yetişmesinde, karakterlerimizin  oturmasında büyük etkisi var. Belirli mağduriyetler yaşadıktan sonra Adana’dan İstanbul’a giden neredeyse herkes Yaşar Ağabeye uğramış. Kendisi de büyük zorluklar içinde olmasına rağmen neyi varsa paylaşmış. Diğer sanatçılara  ışık olmuş Yaşar Kemal. Büyük yazar, büyük kalpli insan Yaşar Ağabeyi saygı ile anıyorum” diye konuştu.

Mazlum Vesek moderatörlüğünde, Nebil Özgentürk’ün yönettiği belgesel gösterimi ile başlayan söyleşiye; Lale Mansur, Doç. Dr. Aydın Çam, Prof.Dr. Cihan Erdönmez konuşmacı olarak katılırken, Zülfü Livaneli ise online katıldı.  Türkan Şoray, Arif Keskiner ve Selim İleri’nin de Yaşar Kemal ile ilgili düşünceleri, çekilen videolar ile paylaşıldı.

Zülfü Livaneli ‘’Yaşar Kemal’in kişiliğimin ve sanatımın oluşumunda yadsınamaz bir etkisi var, ustamdır. Yaşar Kemal, halkın ve ozanların dilini modern edebiyatımıza soktu ve Anadolu’nun kendisini edebiyata taşıdı. Yaşar Kemal’i okumanın yanında sevmek yetmiyor, anlamak da gerekiyor’’ dedi.

LALE MANSUR GÖZYAŞLARINI TUTAMADI

Lale Mansur Yaşar Kemal ile ilgili konuşurken gözyaşlarını tutamadı. Mansur şunları söyledi:  ‘’Yaşar Kemal, cesur, idealist, cömert, hüznün eri, altın kalpli bir çocuktu. Büyük ustayı yakından tanıma şansına erişmiş bir insanım. Sahnede dansçı olarak oynadığım son gösteri Yaşar Kemal’in Bebek eserinden uyarlanan bir bale gösterisiydi. Oyunculuğa karar verdiğimde ise ilk onun eseriyle kamera karşısına geçtim.  İki profesyonel hayatımda da Yaşar Kemal çok önemliydi. Yaşar Kemal karşısında kim olursa olsun dünyanın en önemli insanı varmış gibi konuşurdu. Şehirde doğmuş büyümüş biri olarak, doğayı, kırsalı ve insanları onun sayesinde öğrendim. O kadar sahici ki iliklerimize kadar işliyor söyledikleri ve yazdıkları.”

Festival süresince, usta ismin eserlerinden uyarlanan Ağrı Dağı Efsanesi, Muradın Türküsü ve Yer Demir Gök Bakır filmleri gösterilecek. “Yaşar Kemal ile Çukurova’da Dünden Yarına”  etkinlikleri 8 Ekim 12 Kasım 2021 tarihleri arasında da devam edecek.

Bir yanıt yazın